Çocuk ve Ergenlerde Depresyon
Depresyon ‘ un Tanımı
Hayattan zevk alamama , umutsuzluk , kararsızlık , ilgi ve istek kaybı , benlik saygısında azalma şeklinde kendini gösteren duygu durumuna depresyon denir . Bir diğer tanıma göre ise ; mutsuz , huzursuz veya çöküntülü görünüm günler ile haftalar arasında devam ediyorsa buna depresyon adı verilmektedir.
Yaygınlığı
Ülkemizde :
İlköğretim öğrencilerinde %30 ‘ unun orta düzeyde , ortaokul öğrencilerinin %6 ‘ sının ağır düzeyde depresyon belirtileri görüldüğü , lise öğrencilerinde ise bu oranının %27 olduğu belirtilmiştir .
Yurt dışında :
Okul öncesi çocuklarda %1 , okul çağında % 3 , ergenlik döneminde ise bu oranın %20 ye kadar çıktığı belirtilmektedir .
Ergenlik öncesi depresyon açısından cinsiyetler arası bir farklılık görülmez iken , ergenlikle birlikte depresif bozukluğun kızlarda , erkeklerden daha fazla görüldüğü bilinmektedir.
NEDENLER
- Genetik modelde daha önceden gözlemlenmiş olması
- Çevresel etkenler
- Biyolojik etkenler
- Çocuktaki gelişimsel değişiklikler
- Büyüme hormonu
- Psikolojik etkenler
Çocuklarda neden olan pek çok faktör vardır . Bunlardan en önemlileri birincil bakım veren kişiden ayrılma ve erken dönemdeki bağlanma kalitesidir . Erken dönemde bağlanmanın sağlıklı olmaması , birinci bakım veren kişinin yoksunluğu ilerleyen zamanlarda depresif belirtiler sergileme oranı ile ilişkiler bulunmuştur . Bununla birlikte aile yapısı , aile tutumları , sıkıntılı yaşam durumları , stresli bir olay yaşama ve tüm bunlara ek olarak çocuğun aile içi veya dışında şiddete maruz kalması , anne veya babada madde bağımlılığı , çocuğun devam ettiği okul ve okul imkanlarının çeşitliliği , çevrede oyun parklarının olup olmaması , okul dışı yapılan etkinlikler ve nitelikleri , sosyo ekonomik ve kültürel faktörler de çocuklarda depresyonun ortaya çıkması üzerinde etkilidir . Günümüzde de oldukça artan sınav kaygısı büyük anlamda bireyi etkilemektedir.
Bebeklik ve okul öncesi dönemde belirtileri :
- ayrılık kaygısı belirtilerinde artış
- içe kapanma , kolay ağlama
- uykusuzluk , mızmızlanma
- kilo almama
- oyuna ve oyuncaklara karşı ilgisiz kalma
- gece korkuları
- iştahta bozulmalar
- sinirlilik ve saldırganlık
Okul çağı çocuklarında belirtiler :
- üzgün görünme
- ağlama
- can sıkıntısı
- somatik yakınmalar ( baş ve karın ağrısı )
- enkoprezis ve enürezis
- hareketlerde yavaşlama , monoton ses tonu
- okula gitmek istememe
- düşük benlik saygısı ( kendini değersiz görme )
Ergenlik dönemi belirtileri :
- aşırı yeme veya az yemek tüketimi
- aşırı uyuma veya az uyuma
- özkıyım düşüncesi ( intihar )
- okuldan veya evden kaçma davranışı
- sigara , alkol ve madde kullanımı
- hırsızlık
- duygu , düşünce ve ilişkilerinde ani değişiklikler
Bu belirtilere depresyon denilebilmesi için ;
En az 7 ila 9 ay sürmesi gerekir !
Peki neden kızlarda daha fazla görülür ?
Yapılan araştırma sonuçları gösteriyor ki ergenlik dönemine kadar kızlar ve erkeklerde paralel olan oranlar ergenlik sürecine girilmesiyle kızların depresif durumları daha fazla sergilediklerini ortaya koymuştur . Nedeni : Kızlar üzüntü ve sıkıntılarının üzerinde daha çok dururlar . ( “Neden böyle hissediyorum ?” , “İçimden hiçbir şey yapmak gelmiyor .” ) Bu başa çıkma stratejisi aslında daha uzun süreli depresif durumlar yaratarak depresyonu şiddetlenir .
Erkekler ise moral bozukluğu ile başa çıkmak için genellikle dikkatlerini başka yöne çevirirler , egzersiz , oyun oynama ya da çalışma gibi etkinlikler yaparlar . Bu başa çıkma stratejileri depresyonu azaltır .
Tedavi :
Çocuk ve ergen depresyonun tedavisinde , birleşik tedavi en uygun seçenektir ki ; bu tedavide ilaç tedavisi , aile terapisi , grup terapisi ve bireysel terapi bir arada kullanılabilir . Altı yaş öncesi çocuklarda temel tedavi oyun terapisidir . Oyun ile grup çalışmaları birleştirilebilir bu noktada sosyal beceri eğitimi tedavinin içinde yer alır ve birey model alma ve rol oynama teknikleri sorun çözme becerilerinin geliştirilmesi açısından yararlı olabilmektedir . İlaç tedavisi depresyon belirtililerini şiddetini azaltırken , nadiren tek başına etkili olmaktadır . Tedavide aile hayati öneme sahiptir ve tedavi süreci bireysel ve aile terapisi şeklinde olmalı , bireysel terapi , aile terapisi ve okulla işbirliği bir arada gerçekleşmelidir .
Tedavi sonrası süreç :
Depresyon çocuk ve ergenlerde depresyonun yeniden ortaya çıkma oranı oldukça yüksektir . Çalışmalar geçirilmiş depresyonu olanların 6 – 7 yıl sonra tekrar değerlendirildiğinde %40 – 50 oranında hastada benzer problemlerin olduğunu göstermiştir .
Gül ŞAHİN